29.12.07

Sibopsuz top Manu'yu yaktı !



C.Ronaldo'nun sunderland' e attığı frikikten sonra "nasıl atıyor bu adam ya " sorusuna "tam sibobuna vuruyor topun" diyenler etrafta türeyince , Sir Alex Ferguson sinirlenip , "Ne sibobu kardeşim. Adam her antremandan sonra 30 frikik atıyor. Çalışmak , çalışmak , çalışmak. " demişti . 3 gün sonra ManUtd C.Ronaldonun kaçırdığı penaltıyla Westham'a 3 puan kaptırdı . Şimdi iki seçenek var . Ya o topun sibobu yoktu ya da C.Ronaldo bir insan .

28.12.07

Rio Karnavalına gidip Brezilyalı olan Asena !!!


Marco Aurelio'nun türk milli takımında oynamasına karşıyım. Nedeni ne ten rengi ne de futbolun ofansif yönünde sıfır olması . Bence 70 milyonluk futbol delisi bir ülkede , yabancı oyuncu transferine gerek yok. Mehmet Aurelio'yu türk milli takımında oynatarak Türkiye'yi Azeybaycanla , Hong Kongla , Japonyayla , Singapurla aynı keseye koydular .
Peki nasıl başladı her şey ? Önce atletizmle . Her ülke afrikalıları transfer etti. Tabii atletizm fanatik seyirci sporu olmadığı için pek tepki görmedi. Siyahi Norveçliler gerçekten ilgi çekici . Biz de dünyaya ayak uydurduk zamanla . Etiyopyalı Elvan , Avusturyalı antrenör. Bunlara bir lafım yok . Ama futbolda durum bambaşka.



Çünkü her şeyin başı Fransa . Fakat işin aslı öyle mi ?
Hiç bir Fransız Milli takımı oyuncusu , "ön liberoya adam lazım" mantığıyla 22 yaşında futbol oynamak için geldiği fransada , fransız yapılmış değil . Hepsi ya Fransa doğumlu , ya da Ailesi ekmek parası ve bir yaşam için Fransaya göçmüş insanlar . Hepsi Fransız takımlarının alt yapılarında yetişmiş , hepsi fransız sokaklarında tepmiş bu topu ilk defa. O yüzden de Zidane'ın attığı kafaya , Alman-Avusturya-İsveç milli takımlarında oynamayı seçen kardeşlerimiz adına destek vermeliyiz .



Ve evet. Fransa Milli takımında durum şudur :

Patrice Evra: Dakar , Senegal doğumlu . Çünkü babası orda diplomatlık yapıyordu . 6 yaşında Fansaya döndü . Henry'nin çocukluk arkadaşı (cidden)

Patrick Vieira : Dakar, senegal doğumlu. Ailesiyle 8 yaşında gelmiş .

Makélélé : Kongo doğumlu . 4 yaşında ailesiyle gelmiş .

Malouda : Fransız Guayanası doğumlu. Güney amerikada bir Fransa sömürgesi . Çocukken ailesiyle gelmiş .

Samir Nasri : Cezayir asıllı . Marsilya doğumlu

Sagna : Senegal asıllı . Sens ,fransa doğumlu

Ben arfa : Tunus asıllı . Fransa doğumlu .

Lassana Diarra : Mali Asıllı .Paris doğumlu

Alou Diarra : Mali asıllı , Fransa doğumlu .

Boumsong : Cameron doğumlu . 14 yaşında gelmiş.

Diaby : fildişi sahilleri asıllı. Paris doğumlu .

Mavuba : Bu adam ilginç işte. Denizde doğdu. Fransada yaşadı hep. Kongolu aileden.

Piquionne : Yeni Kaledonya doğumlu . Fransada büyüdü.

Djibril Cisse : Fransa doğumlu. Fil dişi sahilleri asıllı.

Marcel Desailly :Gana doğumlu. 4 yaşında bir diplomat evlat edinmiş.

Jean Tigana (Mr. Kürdan) : Mali doğumlu. Çocukken gelmiş Fransaya. Postacılık yaparken , Spagetti fabrikasında çalışırken başlamış futbola .

Zinedine Yazid Zidane : Marsilya doğumlu . Bilmeyen var mı ?

Durum bu. Bu insanların hepsi Fransada yaşayan , o ülkenin tozu toprağıyla büyüyen , o ülkenin Futbol takımlarının alt yapılarında yetişen insanlar. Hiçbiri "transfer" değil.



19.12.07

yazı kalır...

  • Fotomaç yine yaptı yapacağını. Bugün manşetten "appiah gidiyor , trezeguet geliyor" dediler. Öğlene haber düştü : "Appiah'ın dizindeki damarlarda pıhtılaşma var. Juventusta da başına gelen olayın ırsi olup olmadığına bakılacak. Sezonu kapattı . " 2006 dünya kupasından beri yokları oynuyor zaten zatı muhterem. 8 milyon euroya geldi bu adam beyler !

  • Flamini 1 ocaktan itibaren bosman abisinin ellerinden öper. Bir tane avrupa takımımız varsa , adı Flaminiyle anılsın görelim .
  • ManUtd beklediğinin de üstünde kar ederse Philippe Lahm a dökecekmiş parayı . Çünkü hem sağ bek oynuyor hem sol bek. Wes Brown fenere .
  • Gruptan çıkması için diğer takımların eline bakan Cimbom "çıkarsa kupayı kesin alır"mış. Bayerne haber verelim de sürpriz olmasın .
  • Olympiakosta isim yapan Castillo , Copa America'da da coşmuştu. ManCity de bir sezon kiralayıverdi Shaktardan.
  • Yılın oyuncusu ödülünü Kaka aldı. Propagandasını da yaptı tabii. Bu adama gösterilen tölerans mide bulandırmaya başladı . Asıl bombayı C. Ronaldo patlattı : " Tanrı ispanyaya gitmemi istiyor"
  • Amerikan ligi MLS'de bir yabancı kontenjanı daha açıldı . limit 8 oldu. Ve Fakat futbol kültüründe alışık olmadığımız NBAvari transfer kuralları kafa karıştırıyor .

18.12.07

Bırakın küçük enişteyi


Zico dertli. Fifa toplandı ve dedi ki "bizim düzenlemediğimiz dünya kulüpler şampiyonaları saylanmaz.". Günümüzde 7 kıtanın şampiyonları oynuyor bu kupayı . Resmi olanlar bir tane 2000'de brezilyada , gerisi de 3 tane 2005'ten beri Japonyada . Boşa tantana . Japonyada futbol bi kaç günlüğüne de olsa gündeme otursun . Başka bir sebebi yok. Sonuçta diğer 5 kıtanın ekiplerinin güney amerika şampiyonuyla avrupa şampiyonuna kafa tutacak hali yok. Finallerin adı belli . Maksat maç sayısını arttırmak. NAPOLYON

Zico'nun delikanlılığı zamanında böyle katakulli işler yokmuş.Güney Amerika Şampiyonuyla avrupa şampiyonu karşılaşır , şampiyon belli olurmuş. Yani endüstrileşmemiş futbol o zamanlar.İşte o zamanlarda , 1981'in kupasını Zico'nun flamengosu almış Liverpool'a 3-0 tarifesiyle. Şimdi "Das Capital" FiFa gelmiş diyor ki *benden öncekiler sayılmaz. Ben de zamanla unuttururum eskileri* . Güzel konuşmuş Zico : "Ben kendimi şampiyon kabul ediyorum , taraftarlarım da öyle.Bence ,bu karar gibi , ofislerde alınan kararlar geçersizdir. Futbol sahada oynanır.
Kimse bu şampiyonluğu Flamengodan ya da diğer kazananlardan geri alamaz."

NOT : Bahtsız galatasarayımızın UEFA kupası da , şampiyonanın düzenlenmediği o 4 yıla denk geldi .



Adriano Sao Paulo'da !!!


Kaderin cilvesi mi desem , blog umun şansımı desem . Bu başlığı bana daha ikinci günümden atma fırsatı verdi . Evet. İnşallah bu başlığı attığım için fotomaç durumuna düşmem ama haberlere göre Adriano sezon sonuna kadar Sao Paulo'da.
Bundan yaklaşık bir ay önce kendini toparlaması için Brezilya'ya gitmesine izin verilmiş. O da Sao paulo ile birlikte form tutmuş. Ve son birbuçuk senedir olmadığı kadar da mutluymuş. Babasının zamansız ölümünden sonra girdiği depresyon ve alkol batağından (g-string havuzu) kurtulmaya başlamış. Bu sezonun sonuna kadar orada kalıp yeni sezonda gelirse tam süper olacak galiba. Gerçi İtalyaya geri gelip azar azar süre alması , ya da premier lige gitmesi de gündem de . Ama en yüksek ihtimallisi Sao Paulo gibi görünüyor. Ve akla yatanı. Çünkü bana sorarsanız , bir forvet için , brezilya liginin hollanda liginden farkı yoktur.Coşar coşturur gelir Adriano.

Görüşmeler yılbaşına doğru yapılacak. Bakalım Sao Paulo Adriano'nun ücretinin üç beş lirasını verecek mi.

17.12.07

Bu forma sahipsiz !

Bu forma resmen bir "taslak".Bu forma Marsilya formasının biraz sadesidir.Bu bize yapılan büyük bir ayıptır. Bu formanın hiç bir özelliği yok. Sırf Fransızca iki kelime birbirine benziyor diye bu beyaz atletle mi çıkıcaz sahaya ? bu renkle mi marka olucaz ? Dünyanın en güzel bayrağına sahibiz. Öyle şekerleme gibi çubuklara değil! Marka olacaksan al sana dünyanın en güzel bayrağı , buyur marka yap.

Bundan önceki formamız da kişiliksizdi . Bundan önceki formanın da tek iyi yanı , kırmızı olandan bahsediyorum , kırmızı olmasıydı . Onun dışında , bu formanın da bazen rengi değişik , bazen bir logosu eksik fazla , aynısı diğer takımlarda kullanılıyordu. Tabii Nike a kızmamak lazım. Bütün üreticilerde durum böyle. Bence eleştirilmesi gereken , bugüne kadar "ay yıldızlılar" olan takımımızın kişilikli formalarını bir kenara itmesi.Çok yazık ...

Siz de böyle düşünüyorsanız bu siteye tıklayarak isyanı körükleyin . FORMAMI GERİ VER!


1970'lerin ayyıldızlı forması. Favorimdir.


Avrupa gol kralı (mercedes kaçakçısı) Tanju Çolak .


Türkiyenin gelmiş geçmiş en büyük golcüsü.

Bu da Milli takımımızın geldiği nokta. BEYAZLAR İÇİNDE BİR BREZİLYALI

16.12.07

Don Fabio sir olur mu ?


Bu fotoya da sığınarak "zor gibi kardeş " diyorum . Fabio Capello menajerlik kariyeri boyunca hep dünyanın zirvesine oynayan takımların başında oldu. Şimdi de dünyanın en pahalı liginin oyuncularını barındıran bir milli takımın başına geçti. Yani bu adam senelerdir 150 milyon dolarlık oyuncaklara alışık .
İngiltere ve ispanya milli takımları için biçilmiş kaftan Capello.Çünkü bu takımlar senelerdir "playstation takımı" olmaktan öteye gidemediler. Ve bu pahalı oyuncaklar kesinlilkle Capello'nun işi. Bu arada , İngiltere menajerliği açıklanır açıklanmaz , Capello bu görevin son görevi olacağını söyledi.
dipnot: aynı gün esas sir ümüze 2 maç ceza geldi .

Bu hesapta bi hata var...

Fotomaç'tan başladık fotomaçtan gidelim. Cuma günü , bilirsiniz , salı ile iki iddaa gününden biridir. Bütün gazeteler sidik yarıştırır sen şu kadar ben bu kadar sayfa verdim , sen şu kadar ben bu kadar misli tutturdum diye. Buraya kadar her şey alışıldık . Fakat yaklaşık 100 puntoyla yazılan" 15 YTL ye 222 YTL kazandırdık" ta bir yanlış var. Bu kupon 15 YTL ye 54 YTL veriyor. YANİ 1'E 3,6 ! İşin bahis kısmında değilim de , insan manşete attığı bilgiye bi bakmaz mı yahu ? kimlerin elinde bu gazeteler arkadaş... gerçi şu an bu son cümlemi okuyup " adriano fenerde , juninho aslan" dediğinizi duyar gibi oldum .

ek Pztesi : Üşenmedim saydım. Bu bahsi geçen iddaa ekindeki toplam kolon sayısı 135 . Yani bütün hepsini yatırmak için gereken para 135 ytl. Ve bugün pazartesi tek tek kontrol ettim. tutan kupon sayısı 8. Toplam da verdiği de 1'e 46 . En büyük kupon da 1'e 11,58 veriyor. diğer kuponları siz düşünün artık.( bu arada tutan kuponlardan ikisinde de ertelenen maçlar var.)

15.12.07